Kitapseverlerin merakla beklediği 38. Tüyap Uluslararası Kitap Fuarı 2-5 Kasım tarihleri arasında Beylikdüzü TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşecek. Her sene sonbaharda kapılarını açan Tüyap Kitap Fuarı’nda yurtiçi ve yurtdışından 800 yayıncı ve 300’dan fazla etkinlik ile okurların karşısına çıkmaya hazırlanıyor. Muzip Masal Cini olarak geçtiğimiz yıl da okurlar ve özellikle masal severler için fuara hazırlık olması amacıyla bir liste hazırlamıştık.
2019 yılı masal kitapları için 2018’den daha güzel bir yıl oldu diyebiliriz. Yıl sonuna doğru 2019 yılında raflarda yerini alan masal kitapları adlı bir liste daha oluşturmayı düşünüyorum lakin o liste gelene kadar elimizde şimdi Tüyap Kitap Fuarı için hazırladığımız bu liste ile idare edeceğiz. Lafı çok dolandırmadan efendim sizleri 2019 Tüyap Kitap Fuarı’nda Tanışmanız Gereken 10 Masal Kitabı listesiyle başbaşa bırakayım.
Tebriz’den Masallar-Seçkin Sarpkaya (Karakum Yayınevi)
Listenin ilk kitabını sevgili dostum ve aynı zamanda masallar konusunda birlikte yol aldığım Halk Bilimci Seçkin Sarpkaya’nın Tebriz’den derlediği masal kitabı Tebriz’den Masallar kitabına ayırdım. Seçkin Sarpkaya sitemizin yazarlarından olmasının yanı sıra masallar konusunda aktif çalışan bir halk bilimci. Karakum Yayınları etiketi ile raflara çıkan Tebriz’den Masallar her masalseverin evinde ve rafında olması, ara ara açıp okuması ve anlatması gereken masallardan oluşuyor.
Kitabın Tanıtımı
Bir hikâyedir Tebriz.
Birer birer ağaçların kulaklarına fısıldanacak.
Yine hepsi uyuyacak.
Yine “Cırtdan” uyanık kalacak.
Yine “Devler” kaybedecek.
Yine
“Anneannem”in masalları kazanacak.
Bir hikâyedir Tebriz.
Yine de
“Diken Toplayan Yoksul Kişi”nin akıllı kızı
Şah’ın evine gelin gidecek.
Yine güller açacak, bahar olacak.
Yine “Bahtı Kara Yıldız”
Sabredecek.
“Sabır Taşı”na yalvaracak.
Yine sabreden kazanacak.
Yine “Kara Bibi”nin yalanları ortaya çıkacak.
Herkes “Nar Kızları”nın masumiyetine inanacak.
Ve yerden üç elma göğe uçacak.
Birisi Ay’ın
Birisi Güneş’in
Birisi de bizim olacak.
SousanNavadeh Razi
Bir Zamanlar Bir Ülkede/Masalların Kısa Tarihi-Marina Verner (Yapıkredi Kültür Yayınları)
Yukarıda da bahsettiğim gibi 2019 masallar ve masalcılar için iyi bir yıl oldu diyebiliriz. Birçok masal kitabı raflarda yerini aldı. İş o kitaplar arasındaki en önemli kaynaklardan biri de Maria Verner’in yıllarını adadığı ince fakat içi ağır dolu bir inceleme kitabı. Maria Verner Bir Zamanlar Bir Ülkede’de masalların oluşumundan zaman içinde dönüşümüne onların yollarını izliyor. Masal büyüklere mi küçüklere mi sorusuna yeniden bakıp sizi farklı bir diyara davet ediyor. Hem de masallara dair çok az bildiğimiz bir diyara.
Kitabın Tanıtımı
Kötü kalpli kraliçeden masum prensese, hain kurttan kırmızı başlıklı kıza, uçan halılar, sihirli anahtarlar,hiçlikten bitenler, uyuyan devler, konuşan hayvanlar,
ölüp dirilenlerle örülmüş hikâyeler, çocukluğumuza ve yetişkinliğimize yüzyıllardır sızıp duran masallar…
Marina Warner’ın yıllarını adadığı çalışması, masalların hem kuşaklar hem de farklı kültürler arasında akıp giden, esneyip katılaşan, evrilip yeniden kurulan, evcilleşen, kimi zaman kirli emellere alet edilmiş değişimine sihirli bir ayna tutuyor. Bu aynada kötü kalpli kraliçe, bizlere kibirle gülümsüyor; hikâye, sandığımızdan daha derin. Develer tellâl, pireler berber iken anlatılmaya başlamış masallar hakkında yapılmış bu çok yönlü araştırmayı okurken beşikte tıngır mıngır sallandığınız günler gelebilir hatırınıza.
Marina Warner’ın şairane anlatımını, Güven Turan usta çevirisiyle aktarıyor ve ilgiyle okunacak, kıymetli bir metin çıkıyor ortaya.
Gökten üç elma düşmüş…
Masalların Büyüsü-Bruno Bettelheim (İnkılap Yayınevi)
Bu kitabın türkçeye kazandırılmasını yıllardır beklediğimizi söyleyebilirim. Bettelheim masallar ve psikanaliz üzerine önemli bir araştırmacı. Mitolojiden destanlara oradan da masallara kadar bir çok anlatı biçiminin oluşumu, dönüşüm ve aktarımını araştırmakla kalmamış bir de böyle güzel bir kitap bırakmış bize. Bu kitap için ayrı bir yazı hazırlamayı düşünüyorum. Onun için biraz daha zaman var ama siz ne yapıp ne edip fuar için hazırladığınız listenizde yer verin asla pişman olmayacaksınız.
Kitabın Tanıtımı
Masallar yüzyıllar, belki de binyıllar boyunca ağızdan ağza aktarılarak daha da arıtılmış bir hale gelmiştir. Açık ve örtülü anlamları aynı anda aktarmaya başlamış ve bir çocuğun eğitimsiz zihninden, bir yetişkinin karmaşık zihnine uzanabilecek şekilde iletişim kurarak kişiliğin tüm seviyelerine eş zamanlı olarak hitap eder hale gelmiştir. Masallar psikanalitik kişilik modelini uygulayarak, o anda hangi düzeyde işlev görürse görsün bilinçli, bilinç öncesi ve bilinç dışı zihne önemli mesajlar taşır. Bu hikâyeler bilhassa çocuğun aklını kurcalayan küresel insani problemlere değinerek onun gelişmekte olan bilincine hitap eder ve gelişimini destekler. Aynı zamanda bilinç öncesi ve bilinç dışı baskıları da dindirir. Hikâyeler ilerledikçe alt bilinç baskılarına bilinçli bir inandırıcılık kazandırır ve onlara biçim verir. Benlik ve üst benliğin talep ettiği doğrultuda bunları tatmin etmenin de yollarını gösterir.
Kahramanın Sonsuz Yolculuğu-Joseph Campbell (İthaki Yayınları)
Bu kitap için çok bir şey demeye gerek olmadığını biliyoruzdur sanırım. Eğer bir şekilde yolunuz masallarla, destan ve mitolojilerle kesişmeye başlamış biraz da onların içindeki işler yapıyı merak etmişseniz o zaman karşınıza Kahramanın Yolculuğu Çıkar. Joseph Campbell’ın bize ve modern dünyaya hediye ettiği en şeydir Kahramanın Sonsuz Yolcuğu (dikkat edin şey diyebildim çünkü eser mi diyeyim sanat eseri mi diyeyim kutsal kitap mı diyeyim bilemedim.) bize kahramanın mitolojik yolculuğunu örnekler ve tarihsel süreçle anlatırken içimizdeki yolculuğu da tarif ediyor ve yol gösteriyor. Günümüz dünyasında sinema ve edebiyat gibi sanat dallarında onun o yıllarda ortaya koyduğu şablonu hala kullandığımızı söylemem yeterlidir sanırım. Lafı uzattıkça uzatabilirim bu kitap için ama bence siz beni okumak yerine açın Kahramanın Sonsuz Yolculuğu’na misafir olun.
Kitabın Tanıtımı
Türk Masalları-Naki Tezel (Alfa Yayınları)
Usta araştırmacı ve masal derleyicisi Naki Tezel’i herkes bilir sanırım. Az çok sitedeki paylaşımlarımızdan da yazılarını ve masallarını okumuşsunuzdur. Halk bilimi araştırmacısı Naki Tezel’in 1933-1958 yılında İstanbul ve Ankara başta olmak üzere bir çok şehirden bizzat derlediği masallardan oluşan Türk Masalları masal okuyacaksanız en önemli masal derlemelerinden. Anadolu ve Türk masallarının en özgün motiflerini içinde barındıran Türk Masalları bizden ve gelenekten beslenerek büyüdükçe büyümüş büyüdükçe büyümüş bir dağ kadar olmuş tabiri caizse. Listenin tüm kitapları gibi önemli kitaplar arasında olan bu kitabı başucunuzdan ayıramayacaksınız. Benim en sevdiğim masallardan olan Peynir Tulumu’nu okuduğunuzda bizi hatırlayın efendim.
Kitabın Tanıtımı
Bir varmış, bir yokmuş. Evveli evveliyken. Develer tellal iken. Kediler berber, horozlar imam iken. Annem eşikte, babam beşikteyken. Ben babamın beşiğini tıngır mıngır sallarken. Annem düştü eşikten, alnı yarıldı kaşıktan.
Annem kaptı sopayı, babam kaptı maşayı…
Masalcının yeteneğine göre dallanır ve uzar bu tekerleme.
Masalın sonunda da daha kısa kısa bir tekerleme olur:
Masaldır bunun adı. Dinlemekle çıkar tadı.
Bazen de:
Masaldır bunun adı. Söylemekle çıkar tadı.
Naki Tezel hem anlatan hem de dinleyen için tadı çıkan masalları derlemeye 1930’lu yıllarda başlamıştı.
Türk Halk Bilmeceleri, Köroğlu Masalı, Keloğlan Masalları ve İstanbul Masalları onun folklora ilgisinin ürünleridir. Burada biraraya getirdiği 54 masal Türkçenin hazinesi olarak çoktan belleklere kazınmıştır.
Billur Köşk Masalları-Tahir Alangu (Yapıkerdi Kültür Yayınları)
Naki Tezel gibi bir büyük masal araştırmacımız da Tahir Alangu’dur. Benim masallarla yolculuğumda peşlerinden gitmeye çalıştığım ustalardır ikisi de. Billur Köşk masallarını okumadıysanız da büyüklerinizden dinlemişsinizdir. Ya da bir yerlerde kulağınıza çalınmıştır illa. Anadolu Masalları’nın büyülü dünyasında kaybolmanızı sağlayacak kitaplardan Billur Köşk. Biraz masal okuyayım diyorsanız yakınlarınızda tutmak isteyeceğiniz kitaplar arasında yerini hemen alabilir.
Kitabın Tanıtımı
“Masal budur işte!” dedirten bir kitap…
M.E.B. 100 Temel Eser Listesinde yer alan, Tahir Alangu’nun Anadolu masallarından derlediği Billur Köşk’teki masalların hepsini okumadıysak da, birini, üçünü, beşini mutlaka dinlemişizdir büyüklerimizden. Bir sultan, bir şehzade, neci olursa olsun bir genç vardır o masallarda. Büyük sorunlarla uğraşır, devlerle, perilerle boğuşur, sonunda ulaşır muradına. İstanbul Padişahının kızı, Yemen Padişahının oğluyla didişir, erkek gibi yetiştirilen sultan sonunda devlerin ilenciyle şehzade olur, Alicengiz oyununu öğrenen genç darı olur, kendisini yemek isteyen ustası tavuk olunca da bir sansara dönüşür alt eder onu, öyle sabırlıdır ki bir genç kız, sabır taşını bile çatlatır…
Birbirinden güzel on dört masalın yer aldığı kitabın sonunda, Alangu’nun bir açıklama yazısı ve masalda geçen kimi sözcüklerin açıklandığı Küçük Sözlük de yer alıyor.
Dede Korkut Kitabı Türkistan / Türkmen Sahra Nüshası Soylamalar ve 13. Boy – Salur Kazan’ın Yedi Başlı Ejderhayı Öldürmesi- Hazırlayan Prof. Dr. Metin Ekici (Ötüken Neşriyat)
Geçtiğimiz yılın en önemli haberlerinden biriydi Dede Korkut’un yeni bir hikayesinin gün yüzüne çıktığının duyurulması. Prof. Dr. Metin Ekici tarafından hazırlanan Salur Kazan’ın Yedi Başlayı Ejderhayı Öldürmesi konulu nüsha Ötüken Neşriyat tarafından raflarda yerini aldı. Dede Korkut varsa bizim bir şey söylememize gerek yoktur zaten. Fuar listenizde mutlaka dursun efendim.
Kitabın Tanıtımı
Dedem der;
Ay öte, yıl dolana, zamaneler kopup gele;
Dağ otları tükene, diken kala;
Tatlı dirlik tükene, dava ile savaş kala;
Asıl beyler tükene, avam kala;
Silintiler yıkıla, bir yerde oba ola;
Derintiler yıkıla, bir yerde kentli ola;
Bir kentte iki gühâ olsa, beş dahice daruğa ola;
Onlar dahi birbirinin sözüne bitmeyeler;
Ortalıkta bed nefs ile yalancının günü doğa;
O günleri görmemişim ben,
Dedem görmüş gibi söylerim;
Yazı, kışı bilinmez yıllar ola;
Kuvveti, gücü bilinmez eller ola;
Yaylaklar kışlak ola, kışlaklar yaylak ola;
Tat evi ile Türk evi bir araya komşu ola;
Ağaç çanak, taş çanak birbirine karışık ola.
Anadolu Masalları-Tahsin Yücel (Yapıkredi Kültür Yayıncılık)
Tam yazıyı bitirip yayına alıyordum ki aklıma bir anda yine bir Anadolu Masalı kitabı geldi. Hem de yine edebiyatımızın usta bir isminden Tahsin Yücel’in derlediği masallardan oluşan Anadolu Masalları benim çocukluğumda okuduğum masal kitaplarındandı. Aradan geçen uzun yıllar sonra yeniden okuduğumda yine aynı koku ve yine aynı heyecanı hiç eksiltmeden bana tekrar geçirmişti. Biliyorum liste Anadolu Masalları üzerine kitaplarla doldu. Bunun ben de farkındayım lakin Anadolu’nun masallarını ne kadar biliyoruz. Ne kadar farkına varabiliyoruz o masalların sorusu ile uğraşıyorum günlerdir. Bence siz bu listedeki bütün masal kitaplarını alın ve üzerine uzun uzun konuşalım
Kitabın Tanıtımı
1956 yazında 23 yaşında genç bir öykücü olan Tahsin Yücel, Elbistan’da geçen çocukluğunda annesinden dinlediği masalları ona tekrar anlattırarak yazdı. “Anamın Masalları” adını vermeyi düşündüğü bu masallara daha sonra “Anadolu Masalları” ismini uygun gördü. Bu masallara bir de kendi yazdığı Sümüklüböcek’i ekledi. 1957’den beri bu masallar okundu, dinlendi ve çocuklar onları çok sevdi. Ünlü bir yazar ve bilimadamı olan Tahsin Yücel ise hala bir “masal babası”.
Bu yazıda daha fazla kitaba da yer verebilirdim. Hatta bazı kitaplara daha önceki yazılarımızda ve listelerimizde de yer verdiğimiz için buraya koymamayı uygun gördüm efendim. Dilerseniz diğer listelerden o kitapları da bulup fuar listenize ekleyebilirsiniz.
Her ne kadar sürç-i lisan ettimse affola….