(ÂKIBET) Evvel zamanda Tursun adlı yakışıklı bir genç varmış. Ay ışığında pırıl pırıl parlayan gecelerden birinde bu genç, bir mezarlığın yanındaki yolda yürürken, aniden bir kızın “Tursun bu tarafa gelin!”, diye kendisini çağırdığını duymuş. Delikanlı şaşkın bir hâlde sesin geldiği tarafa yöneldiğinde kabristandaki deve dikenleri ve kamışların arasında dümdüz devam eden patika bir yol görmüş. Delikanlının kafası karışmış, “Acaba burada böyle bir yol var mıydı?” diye düşünmüş. Yola bakarken sanki arkasından biri onu itekleyerek kabristana sokmuş. Tursun’un kalbi küt küt atıyormuş. Tursun geri dönmek istemiş ama tam o anda biraz evvelki kızın “Korkmayın, gelin!” diyen sesini işitmiş. Tursun istemeye istemeye…
